Meşe, bir gün, saza demiş:
-Doğrusu Tanrı size gaddarlık etmiş.
Minnacık serçe konsa üstünüze
Beliniz bükülüverir.
Suları ürperten seher yeli
Baş eğdirir size
Bir de benim şu dağ gibi gövdeme bak!
Güneş bile zor giriyor içime,
Fırtına dallarıma oyuncak.
Her esen yel sana bora,
Bana kasırgalar meltem.
Bari gelip gölgemde yaşasan da
Üzerine kanat gersem.
Ama sizin soy nedense gider
Sulu, rüzgarlı yerlerde biter.
Acıyorum sizlere,
Doğa haksızlık etmiş sazlara.
-İyi yüreklisin, demiş saz meşeye;
Eksik olma, ama bizim için üzülme.
Benden çok sen kork rüzgardan;
Ben eğilirim, kırılmam.
Doğru, bugüne kadar dayanmışsın,
Dimdik durmuş, boyun eğmemiş
Ama sertin serti var,
Bir gün, bakarsın, sana da çatar
Demeye kalmamış rüzgar patlamış,
Bir karayel, bir karayel ki
O güne dek kimseler rastlamamış
Böyle belalısına.
Rüzgarlar anası Kuzey,
En azgın oğlunu salmış dünyaya.
Saz eğilmiş, meşe dayanmış,
Derken karayel arttıkça artmış.
Sonunda birdenbire gelmiş meşenin hakkından:
Göklere değen başını sermiş yere,
Köklerini çıkartmış yedi kat yerden.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder