Çarşamba, Ocak 31, 2007

Doğduğun Günün Gazetesi

Değişik hediye fikirleri buldukça paylaşacağıma söz vermiştim. İşte yeni keşfim...

Doğduğunuz günün gazetesinin ilk sayfası...

15 Şubat 1977

Ecevit yurtdışında çalışanları oy vermeğe çağırdı. (O zaman ki Türkçe'de "vermeye" denmiyormuş)

12 katsayısı komisyonda rededildi. (Ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yok)

Böyle kış da görmedik. (işte bunu biliyorum)



Annem doğduğum günü anlatırken halan seni görmeye hastaneye geldiğinde üzerinde kısa kollu bir hırka takım vardı; hava çok güzeldi der. Doğru söylediğini günün gazetesiyle de görmüş olduk. Ama kırkım çıktığı gün kucağında ben varken; camdan dışarıyı seyrederken her taraf bembeyazmış. Kar yağıyormuş. -Görücez bakalım bu sene de yağacak mı Mart'ın sonunda-

Uzun lafın kısası sevdiklerinize farklı ve özel bir hediye vermek isterseniz; doğduğu günün Hürriyet gazetesi'nin ilk sayfasını çerçeveli olarak satın alabiliyorsunuz.

www.hurriyetarsivinden.com

Bu arada Hande'ye özel teşekkür. (Anlar O onu :))

Perşembe, Ocak 25, 2007

...

Uzun süredir yazmayışıma genel bir yanıt vermek artık şart oldu. Fiziksel sağlığım yerinde ama ruhumun pek yerinde olduğundan emin değilim. Nefes alıp veriyorum; işe gidip geliyorum, uyuyup uyanıyorum ama hissederek hiç bir şey yapmıyorum, yapamıyorum. En sevdiğimle olmak bile yetmiyor bazen. Saçmalıyorum.

Ruhum olmadan da yazamıyorum. Ama yine de ruhumu bulmaya ve yazmaya çalışacağım.

Perşembe, Ocak 18, 2007

...

Kısa bir zamanda az da olsa fırsat bulunca; istediğim gibi olmasa da bi şeyler yazıyim dedim.

İşimdeki yoğunluk artarak devam ediyor. Daha uzun süreler bi şeyler çıkmaz benden. O kadar yoğun ve yorgunum ki; kendi kendime kalıp düşünmeye fırsat bulamıyorum. Ki yazabileyim.

Yılbaşı kartlarını göndermek bu sene beni çok mutlu etti. Hem hazırlıklar sırasında mutlu oldum; hem de kartlarımı alanların mutlu tepkileri, mesajları; her şeye değerdi dedirtti.

Salı, Ocak 09, 2007

Masal Olsak

Bir koşturmacadır gidiyor hayat. Bizse sürekli onu yakalamaya çalışan acemi koşucular. Günlerin mi bereketi kalmadı, yoksa biz mi çok büyüdük de artan sorumluluklara zaman yetmiyor.

Bi küçük ara verip saklambaç oynasak yada parka gidip sallansak n'olur?

Programlarımız çakışmadan arkadaşlarla rahat bir hafta sonu planlayabilsek n'olur?

Fırsat bulup yakın illere iki günlük bir haftasonu turu yapabilsek n'olur?

Çok güzel olur.

Kendime aldığım son kitaplar Perili Masallar ve Andersen'den Seçme Masallar. -Kardeşim dalga geçse de benle- Konuşan çömlekler, 12'den sonra toplanıp parti yapan oyuncaklar, uçan halılar, devler, çirkin ördek yavrusu, gülperisi ve kurşun asker vaktimi geçirdiklerim.

Masal bu ya;

Biz de masal olsak.

Pazartesi, Ocak 01, 2007

Azgın Boğa

Bu yazının kaynağı kardeşimin dünkü kurban kesimi sırasında şahit olduğu bir olay.

Kurban kesim yerinde herkes kesilen hayvanları seyretmekte, sırasını bekleyen diğer hayvanlarsa onların arkasında bağlı olarak durmakta. Hayvanların hemen yan tarafında da açık olan giriş kapısı.

Bu sırada ipini koparan bir boğa sizce ne yapar?

Bi parça aklı varsa kimse farketmeden kaçar, çünkü zaten herkesin arkası dönük ve farketmeleri zaman alır.

Gel gör ki....

Boğa ya son anlarını zevk içinde geçirmek için; ya da sevgilisi hamile kalırsa kesilmez hayatını kurtarırım düşüncesiyle son bir hamle yapmış.

Ne yazık etraftan yetişenler nedeniyle vuslata erememişler.

Her ipini koparan boğa kaçacak değil ya.

Yeni Yılın İlk Günü

Nasıl ki her sabah doğan güneş yeni umutlarla dünde yaşanandan sıyrılmış kendi başına doğarsa; her yeni yılda bir öncekinden sıyrılıp gelir bana.

Yılın ilk günlerinde yeni kararlar, yeni başlangıçlar, yeni umutlar hep tazedir. Ama aylar ilerleyip de günler yaşananlar üst üste yığıldıkça; bozuk bir daktilonun her tuşunun aynı yere basması gibi bende de her şey üst üste yazmaya başlar.

Ama bugün yeni yılın ilk günü; yani yepyeni henüz üstüne hiç bir şey yazılmamış. Her ne kadar ben şu an işte de olsam. Yılın son günlerindeki gibi keyifsiz değilim. Bloguma yazacak kadar enerjim var.

Güzel başlangıçlar yapıp, güzel şeylerin hep süreceği yeni hayatların doğacağı bereketli bir yıl olmasını diliyorum.