Cuma, Ekim 07, 2005

İyi Ramazanlar

Çoğunlukla ne yazacağımı servisle işe gelirken yada giderken yolda düşünürüm. Son bir kaç gündür de yoğunluğum nedeniyle pek bir şey yazamadığım için suçluluk duymaya başlamıştım. Sonra farkettim ki; Ramazan başlayalı kaç gün olmuş ve ben hala bu konuda hiç bir şey yazmamışım.



Nerede o eski ramazanlar diye başlamıycam, çünkü nereye baksanız bu kalıplaşmış cümleyi görebilir, duyabilirsiniz.

Eskiyi; direklerarası, kantolar, panayır yerleri, cambazları ve diğer bahsedilenleri hiç görmediğim için yokluklarını da hissetmiyorum. Ama olsa güzel olurdu gibi geliyor.

Şimdilerde yaşadığımız ramazanlar; özellikle İstanbul trafiğinde yolda açılan oruçlar, restoranların mütevazi sayılmayacak gösterişli iftar menüleri, bahşiş zamanı sokakların çınladığı ama sahurda nedense sesleri duyulamayan davulcular, büyük küçük tüm marketlerin alışveriş merkezlerinin ramazan promosyonları, kilo almadan nasıl ramazan bitirilir diyetleri, maillerde ramazana özgü resim ve yazılar, internet portallarının ramazana özel tasarımları ve sayfaları, bayramda kaç gün tatil nereye kaçsak planlarıyla hızla yaşanıp biten bir şenlik.

Ekonomik hayatın bir yandan canlandığı diğer yandan rehavete girdiği bu bir ayda; özellikle gazetelerin reklam gelirlerinin düştüğünü dünkü Hürriyet gazetesinde Mehmet Y. Yılmaz’ın Uyuyarak Oruç Tutulur Mu? yazısında farkettim. Özetle gazetemize reklam verin diyordu.


Resimler, maillerden gelen ramazana özel hoş espriler olduğu için paylaşmak istedim.

4 yorum: