Salı, Kasım 28, 2006

Kurbağa Prens

hande'nin doğumgünü kurbağası

Öpüldüğünde prens olma ihtimali düşük olsa da; Hande'ye arkadaşlarının gönderdiği güzel bir doğum günü çiçeği bence.

Sizce??????????

Pazartesi, Kasım 20, 2006

Yılbaşı Kartları

Eskiden aramanın bedeli jetonla ölçülürdü;dolayısıyla bir çok jetonla...

Tam da benim yazmayı düşündüğüm konuya denk düşen MSN Live’in reklamında geçen kelimeler bunlar.

Kaynaklar kıtken üretilen, paylaşılan, tüketilen şüphesiz daha değerliydi. Her aradığınızda bir cep telefonu uzağınızda kolayca bulamadığınız insanlar; uzaklardaki sevdiklere kalemle yazılan sözler daha inanılır daha sevgi dolu değiller miydi?

Yine bir köşe yazısında; önceden sadece ev ve iş telefonundan ulaşılabiliyor olmanın bugünkü sınırsız özgürlükle; daha mı özgür yoksa daha mı tutsak hale geldiğimizi düşündürdü. Elbette kapalı telefon tüm özgürlüğü geri verse de; zaman zaman özgürlüğün de bir açıklamasına gerek olabiliyor.

İnsanın kardeşinin olmasının avantajlarından biri olarak, farklı yapılarda da olsanız yıllar sonra geçmişten sakladıklarımızda aynı lezzeti bulabilmek. Bana kalsa kolleksiyon yapmazdım. Ama ablamın ufakta olsa kart, pul, para ve peçete kolleksiyonları yapması bugün benim keyifle geçmişi hatırlamamı sağlıyor.

Haftasonu; yüksek dolapların içinde yıllardır kapağı açılmamış kutulardaki eski tebrik kartlarıydı karıştırdıklarım.

20 yıllık yılbaşı kartları

Bayramlarda, yılbaşında evimize gelen, yazıp gönderemediklerimiz, o dönemde yurtdışında olan babama yazdıklarımız, arkadaşlarımdan, kuzenlerimden gelen onlarca kart. Pulları durmaktan kararmış yılbaşı kartları. Çoğunun üzerinde tarih yok ama hepsi 80’lerde yazılmış kartlar. Sadece bir tanesinde; kuzenim Ayten’den gelen ve 85 yılının çok iyi geçmesini dileyen kartta tarih buldum. Yani 21 sene önce.

Hangi e-kartı, sms’i 20 sene yada daha uzun saklarsınız?

Ben bu sene tüm sevdiklerime, tanıdıklarıma sanal dilekler yerine gerçek yılbaşı kartları göndermeye karar verdim. Tek tek kartları seçip, el yazımla yazıp, zarfa koyacağım ve ellerimle postaya vereceğim.

Zamansızlıktan yakındığımız zamanlar için fazlaca emek ve zaman isteyen bu faaliyet; belki elektronik yaşamdan gerçeğe yaklaşmak için güzel bir fırsat.

Herkesi bu yeni yıl sevdiklerine; kalemle yazılmış gerçek dilekler göndermeye çağırıyorum. Sadece bir iki kişi için bile olsa; bunu yapmanın herkese iyi geleceğini düşünüyorum.

Dahası; posta adresini bildiren herkese kart atacağıma da söz veriyorum.

Salı, Kasım 07, 2006

Yazmayı Çok Özledim

Yazmak kendime ayırdığım zamanlara ait en keyif aldığım iştir demiştim...

Ama bu aralar kendimle kalamıyorum. Kısa anlarda kendime yazacak cümleler kurabiliyorum. Ancak an o kadar kısa oluyor ki yazıya geçemeden, ben kalem kağıda ulaşamdan uçup gidiyorlar.

Tatil sonrası yazarım diye hayaller kurarken; bayramın 2. gününden beri süren üst solunum yolu enfeksiyonu çalışmama engel olamasa da yaşamımı sekteye uğratıyor. 15 gündür öksüren, hapşıran, burnu akan, sesi garip çıkan yorgun savaşçı modunda her şeye yetişmeye çalışan bir garip hastayım.

Yazmayı çok özledim...

Ama iş yoğunluğum ve hastalığım şimdilik pek izin vermiyor.