Cuma, Ekim 01, 2010

Tike'yi Şikayetimdir

Bardağın boş tarafına bakmayı pek sevmem. Hep olumlu güzel şeyler görmeye çalışırım etrafımda. Bunca yıldır yazdıklarımda da çok az kişi ve mekanı eleştirmişimdir. Şirinlik olsun diye değil, dedim ya hep iyi şeyleri büyüteçimin altına koymayı sevdiğim için.

Bu satırlarda da Why Be'yi övmüşlüğüm vardır çokça. Hem işime yakın, hem yemekleri güzel, servisteki arkadaşlarla artık ahbap olduk her gün gide gele, bahçesi de var...

Ne yazık ki son zamanlarda nazar değdi bu iyilik halimize...

Aslında Tike Club oldu olalı var bi uğursuzluk üzerimizde...

Hep beraber gittiğimiz arkadaşlar birer ikişer "yok orası olursa ben gelmem" serzenişleriyle bir iki gelmeseler de üçüncüde kırmayıp bizi "hadi bi daha deneyelim"e razı oluyorlardı.

Ama en son Çarşamba günü yaşadığımız zincirleme tatsız olaylar Tike'yle aramızdaki iyi niyeti -artık bu iyi niyetin sadece bizim bakışımız olduğunu üzülerek kabul ediyorum- tamamen sona erdirdi.

Neydi bizi bu hale getiren?

Olanlar ilk defa bugün oldu sanmayın, pek çok defalar aynı şeyleri yaşadık. Ama o gün final bölümü olsa gerek ne varsa hepsi birden döküldü önümüze.

İşte hikayemiz;

Hamdiye son zamanlar sıkça yaşadığımız memnuniyetsizliklerden ve şef garson olduğunu düşündüğümüz Şahin beyin kaba tavırları nedeniyle şikayet yazmıştı Tike'nin sitesine. Yuvarlak cevaplarla arkadaşımızın da özel problemleri nedeniyle  gergin bi durum yaşanmış, 8 yıllık iyi bi çalışanımızdır falan demişlerdi.

O gün yalvar yakar oldum Hamdiye'ye "söz dedim ben seni muhatab etmiycem Şahin'le, ben ilgilenicem senle" geldi Tike'ye.

Ve film başladı.

Aynı anda söylenen 3 porsiyon lahmacundan 2'si gelirken üçüncüsü için arkadaşlar atmayı unutmuş şimdi attırdım. 5 dakkaya çıkar cevabı 13:20'de verilir mi? Üstelik defalarca "hani hani diğer arkadaşın lahmacunu?" diye defalarca sormamıza rağmen.

Bu hikayenin benzerini başka bir zaman istediğimiz sandviç için malzeme kalmadığını yine "nerde sandviçimiz nerde?" diye diye yine kalkmamıza yakın "yokmuş elimizde arkadaşlar da bana şimdi söyledi" cevabı nasıl sizce?

Biz bu tantanayı yaşarken hemen arkamızdaki masa da, "siz de mi şikayetçisiniz biz de biz de, nereye şikayet etmeliyiz?" diye dert yanmaya başladı.

Hesabı istedik, zaten olaysız hesap anımız yok :))

Daha bizim hesap gelmeden yandaki masa hesap ve bozuk para krizi yaşamaya başladı. Sorarım size bozuk para bulmak para üstü vermek esnafın sorumluluğu mudur, müşterinin mi?

Gelelim bizim hesaba Setcard kullanıyoruz biz. Ama ne hikmetse Tike'nin ki hep bozuk. Ne zaman ödeme için kartları versek "setcard arızalı"

yok başka kart yanımızda paramızda yok n'olcak şimdi, sürekli geliyoruz o zaman bi dahakine alın teklifimize

beni ilgilendirmez sizin sorununuz havasında Şahin beyin bir kafa işareti var ve cümlemizin sonunu bile dinlemeden arkasını dönüp gitmesi var ki, zaten Hande'nin "SON" dediği an o'dur.

Ne hikmetse Hande'yle ben ödemelerimizi kredi kartıyla yaptıktan sonra arkadan biri setcard makinesiyle gelip kalan iki kişinin ödemesini aldı. Birden setcard makinesinin iyileşeceği tuttu herhalde.

Neyse bu geçen sefer ki ve önceki dönemlerde yaşadığımız bir olaydı. Bu seferkinde hesap geldi aynı tantana "setcard arızalı" tek telefon hattımız var da gün sonu yapmıyo da bizden kaynaklı di'il de, bıdı bıdı... -peki bunlar benim sorunum mu?-

Ben kredi kartı verdim kızlar da 20'şer lira. Herkesten 13-15 tl bi şey alınması lazım. Para ve kartlar içinde hesap geri geldi. Şahin bey buyuruyorlar "bozuk yok", ben de olay uzamasın diye "hepsini benim karttan çekin" dedim. Şahin demez mi "en iyisini yaparsınız"

Yok artık,

Bu nasıl bir işletmeciliktir nasıl bir müşteri ağırlamaktır. Anlayan varsa bana da anlatsın.

Bi garson arkadaş var Nihat, burda bahsetmeden geçemiycem bütün bu fırtınalarda hep alttan alıp bizim gönlümüzü hoş tutmaya çalışıyor, ya yemeğin sonunda tatlı ikram eder bi jest yapar, sonra verirsiniz der.

Ama artık onun iyi niyeti bile Tike'yle bi daha buluşturamaz bizi.

Uzun lafın kısası ya Tike öğlen gelen müşterisini takmıyo nasıl olsa alkol yok bi şey yok ne olur bunların bıraktığı hesaptan ya da yeni bir hizmet modeli deniyolar müşteri sabrı nereye kadar zorlanır.

Eee yok mu Tike'den eski adıyla Why Be'den bizden başka şikayetçi???

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Yazdıklarınızı okuyup da sonunu getirene kadar içim tıkandı ya! Ne bu böyle. Ne kadar çok örnek yaşamışsınız. Bu örnekleri yaşayana kadar gitmemeye karar verseydiniz o mekana daha iyi olurdu bence. Geç kalmışsınız.

Hande dedi ki...

okurken bile tüylerim diken diken oldu. Öğlen vakti, gidecek tek yer orası diye salataya 15 TL verdiğimizi, ve salatanın düdük gibi gelip, salata ustamız bugün gelmedi denmesine ne diyorsunuz? Salata ustası , salata ustası, salata ustası... Kafamda yankılanıyo, yo, yo, yo....

Unknown dedi ki...

Baş rol oyuncularından olan ben yani bayan huysuz hatta bayan sinirlide diyebilirsiniz, yani arkadaşlarım öyle olduğumu düşünüyorlardı,, ta kii Tike (levent) deki Şef garson dedikleri Şahin' i tanıyana dek.
Öncelikle Yonca yorumun ve konuyu bu kadar güzel ifade edip anlatmana çok sevindim. Ayrıca Hande salata maceranı anlatınca benimde saçlarım diken diken oldu ve birşeyi atlamışsın ve eklemeden yapamıcam, salatanın yanına istediğin ekmeğin yemeğin sonlarına doğru gelmesi ve bu konuda şikayet etmeye kalktığın seni dinlemeden arkasını dönüp giden küstahlığa ve saygısızlığa ne demeli.. Aslında söylenecek çok şey var,var olduğu kadar da yok..
Sözün kısası sayın TİKE ,personelini koruman elbetteki güzel ama önemli bir konuyu atlıyorsun MÜŞTERİ HERZAMAN HAKLIDIR..

senol_san dedi ki...

Biz de 29 Ekim'de Levent Tike Club'teydik. Hayatimizda yedigimiz en kotu kebapti. Gavurdagi Salatasi dolapta beklemekten artik gozu donmustu. Domatesin kabuklari soyulmamis ve buzusmustu artik tabakta. Et kokuyordu. Ali Nazik'te patlicanin grami yoktu. Hani bir yemege gidersin ya salata guzeldir, ya da ara sicaklar ya da ana yemek ya da tatli...
Ya bir mekanda ''hersey mi igrenc olur ve yenemez'' !
Iste tam boyle bir kabustu bizim yasadigimiz. Biz gelen salatayi dokunmadan masadan geri gonderdik ama, artik her yiyemedigimizi ustaya geri yollamaya utandik artik ! Saskinliktan garsona artik burasi gercekten Tike mi - diye sordum gulerek ! Cok samimi soyluyorum ki; Tike Club hayatimda yedigim en kotu kebap deneyimiydi.
Saskinbakkal Tike ne kadar mukemmel ise, Levent Sube bir o kadar kotu ve ozensiz !!!

Dört Yapraklı Yonca dedi ki...

Şikayetinizi paylaştığınız için teşekkür ederim. Ben yazımı yayınladığım tarihten beri uğramadım oraya ama gördüğüm kadarıyla hiç bir şey değişmemiş :((( Yazık...